Troller ve haterlar sosyal medya mecralarında yaşayan hayat formlarıdır. Bu canlılar ile karşılaştığınızda nasıl davranacağınızı bilmezseniz, sizi devirmeleri daha da kolaylaşır. "Nefret" teriminden hiçbir zaman hoşlanmadık. Fakat maalesef ki markalaşma ve büyüme serüveninizde, hayatında sizin kadar başarıya ulaşamamış, ulaşamayacak, sizin hedeflerinize hiçbir zaman sahip olamayacak ve hayatınızda hiçbir zaman görmeyeceğiniz kişiler tarafından gölgelenmeye çalıştığınızı göreceksiniz. Bu yazımızda sizi aşağı çekmeye çalışan "hater" tiplerinden bahsedeceğiz. Ne yaparsanız yapın, siz yükseğe çıktıkça onların sayısı daha da artacak. Bu yüzden kemerlerinizi bağlayın, çünkü sizlere onlarla nasıl başa çıkacağınızı da öğreteceğiz.
İşte karşınızda 13 farklı hater tipi... 1- Patronun Oğlu:
"Tebrikler! Sonunda okulu bitirdin. Bu çok iyi oldu!"
Bir saniye, tebrikler dedi. Sanki iltifat ediyormuş gibi görünüyor fakat küçümseyici bir ton kullandı. Bir de neden "sonunda" dedi ki?
Patronun oğulları karşı tarafla küçümseyici bir şekilde konuşarak kendilerini daha iyi hissettirmeye çalışırlar. 2- Kışkırtıcı Tipleme: Bu tipler karşı tarafı sürekli provoke eder, dürter. Karşı taraf en sonunda dayanamaz ve patlar. Peki bu sefer ne olur? Kıştırtıcı Hater karşı taraf patladığında masumu oynar. Hiçbir suçu yokmuş gibi davranır. 3- Laf Cambazı: Bu tipleme yaptığınız işlere, yapmaya çalıştıklarınıza, yapacaklarınıza çamur atmaya çalışır. Bunu kimliğinize ve geçmişinize değinerek yapar. Bunu yaparken sizi küçük düşürücü söylemlerde bulunur ve kendini daha zeki ve haklı göstermek için sürekli gülücükler ve kahkahalar saçar. 4- Pesimist Hater:
Kişisel olarak algılamamanız gereken tip. Bu tip kişiler zaten yorum yapabildikleri her şeyi yermeye çalışırlar. Kendisi dışında hiçbir kişi "iyi" bir şey yapamaz.
Bu tip kişilerin pesimit olduğunu tespit ettiğiniz anda rahatsınız. Biliyorsunuz ki bunu sadece size yapmıyor. Bu tip kişiler kendi hayatlarından nefret ederler ve bunu dışarı yansıtırlar.
5- Bir Islık Çalsam Tiplemesi:
Bu tipler sizden gizli-gizli nefret ederler fakat bunu tek başlarınayken göstermezler. Sizi itibarsızlaştırmaya, lekelemeye, kendinizden şüphe etmeye zorlarlar.
Bu tip haterlar yanlarına suç ortakları bulmadan hiçbir faaliyet göstermezler. Yanlarına yandaş birini buldukları anda saldırmaya başlarlar. Bu tipler zayıf bir kişiliğe sahiptir.
6- The Horoz:
Horozlar kendi çöplüğünde baskın olduklarını savunurlar. Bu tipleme, çemberin dışarısına çıkıp ilerleyen her bir kampanyayı tekrar çöplüğe çekmeye ve derslerini vermeye yönelik davranırlar. Sizi "ait olduğunuz" yere geri koymaya ve onlardan daha iyi bir yere gelmediğinizden emin olmaya çalışırlar.
Bu tip kişiler her zaman oldukları yerde sayacaklar. The horoz, yazık sana. Kendin başaramıyorsan bari başaranlara laf etme...
7-Şovmen:
Bu tiplemeler aslında sizin arkadaşınız. Taaaa ki... Bir seyirci gelene kadar. Sizi insanların karşısında küçük düşürdüğünü zannederler. Eğer çevrenizdeki insanlar zeki ise zaten bunun farkına varır, fakat fazla zeki insanlar değillerse şovmen ile birlik olurlar.
Bu tipler sizi başkalarının önünde yerip, yalnızken arkadaşınızmış gibi davranırlar.
8- Duygu Sömürücüsü:
Nasıl olduğunu bile anlamadın... Fakat artık başka yetişkin bir bireyin sorumluluklarını tamamlamasına yardımcı oluyorsun. En kötü yanı, bunu yapmak bile istemiyorsun...
Bu tipler sizi duygusal olarak manipüle ederler. Daha sonra bir bakmışsınız yapmak istemediğiniz şeyleri yapıyorsunuz. Bu kişiler sizin duygularınızı kullanarak sizi harekete geçirirler.
9- Hepiniz Balonsunuzcu Tipleme:
Bu tip kişiler karşı taraf ne yaparsa yapsın, iyi bir şeyde yapsa, mükemmel bir şey de yapsa, bu çalışmayı minimize edip onları küçük ve kötü göstermeye çalışırlar.
Bu tip kişilerle konuşurken sizi kendinizden şüphe ettirmeye çalışırlar. "Senin yaptığın iş kötü!" - Hadi ya... Bunu söylemektense daha iyisini yapsana bir görelim sen ne kadar iyisin? =)
10-Fitneci Tip:
Bu tiplemedeki kişiliğe halk dilinde "adam olmayan" denir. Bu tipler karşı taraf hakkında yalanlama yaparlar ve karşı tarafı bu şekilde kışkırtırlar. Drama queen kişilik tiplemesi.
Tek istekleri karşı tarafı kırıp, onların motivasyonunun düşmesini sağlamaktır. Bu mesajı iletme yolları ise yalanlamadır. Etik bir davranış değildir.
Bunu ya politikacılar yapar, ya da... (Aklınıza gelen ilk kelime doğru kelimedir)
11-Aşağılık Kompleksi Sahipleri:
Ufff.... Bu tipler gerçekten zordurlar. Siz ne zaman yükselişe geçerseniz, o zaman bu tipler o zaman kendilerini göstermeye başlarlar. Sizi başarılı gördükleri zaman kolları kaşınmaya ve ağızları köpürmeye başlar. Daha sonra bir kurt adama dönüşüp size saldırmaya çalışırlar.
Çok dikkatli olun. Kurt adamlarla uğraşmak zordur. En çok yaptıkları şey algı yaratıp hakkınızda yalan söylemektir. İnsanların kafasında yalan bir algı oluşturmayı severler.
12-Saptırıcı Tipleme:
Saptırıcı kişiler sürekli başka insanlarla bir anlaşmazlık konumundalardır. Kendi kendilerinin yanlışlarını hiçbir şekilde göremezler. Onlara göre hep kendileri haklılar, hep suçlu taraf karşı taraftır. Bu kişiler hayatlarının ilerleyen dönemlerinde yalnızlık çekmeye mahkumdurlar. Neden mi? Çünkü hiçkimse, hiçbir zaman, hiçbir konuda sürekli haklı olamaz.
Saptırıcı tipler karşı tarafı sürekli kötü bir insanmış gibi resmederler. Şovmenlik yaparak, seyirciye oynayarak onlardan onay almaya çalışırlar ki kendilerinin zayıf olmadığını kanıtlasınlar. (Anket yapmak) Saptırıcı kişilerle uğraşırken dikkatli olun. Bir anda kötü kişi siz olabilirsiniz.
13-Sabotajcı Ninja:
En tehlikeli nefret türüdür. Aktif olarak etrafına sizin hakkınızda soru sorarlar. Sabahtan akşama kadar pes etmeden sizi stalklarlar. Peki bunların amaçları nedir? Sizin geçmişte yaptığınız hataları gün yüzüne çıkarıp, bugünkü başarılarınızı gölgelemeye çalışmak. İtibarınızı zayıflatmak için para bile harcayıp bu bilgileri daha çok kişiye yaymaya çalışabilirler. Bu tip kişilerin hayattan herhangi bir beklentisi yoktur ya da sizin onlara cevap vermenizi bekleyip kendilerini yüceltmeye çalışırlar. Yani beklentileri ya yoktur, ya da beklentileri sizsinizdir.
Güzel bir yanı ise, bu tipler bu aksiyonları gösterdiklerinde hedef kitleleri tarafından ne yaptıkları çok basit bir şekilde anlaşılır. Bu yüzden kendilerini başkasını aşağı çekmeye çalışırken küçük düşürmekle kalırlar.
"Sağlıklı, mutlu insanlar, insanları aşağılamak için bu tür zaman ve enerjiyi harcamazlar."
MESELE BU KİŞİLER İLE BAŞA ÇIKMAKSA, BİLMENİZ GEREKEN BİRKAÇ ŞEY VAR...
Maalesefki kariyerinizde siz yükseldikçe, haterlarınızda artacak. Bu tipler size direkt veya dolaylı yoldan saldırmaya çalışabilir. İşte aklınızda bulunması gereken birkaç şey:
-Her şey seninle başlar-
İnsanlara nasıl davranıyorsunuz? Başkaları hakkında kötü yorumlarda bulunuyor musunuz? Önce iğneyi kendine batırmak hiçbir zaman kötü bir fikir değildir. Sence sen kötü yorum yaptığın kişiden daha iyi misin? Cevabın evetse bunu kanıtlayabilir misin? Bu iki basit soru kendinizi test etmeniz için yeterli olacaktır.
-Biraz merhamet göster-
Empati yap, tüm bu toksik zehri yayan bir insanın kendi hayatından beklentisi ne olabilir ki? Onların tek amacı senin söylenenlere aldırman. Eğer bunu yaparsan, onlar kazanır.
-GO HARDER-
Sonuçta, onların davranışlarından bizzat siz sorumlu değilsiniz. Siz, sadece kendi davranışlarınızdan sorumlusunuz. Sadece hayatınızı yaşamaya ve misyonunuzu gerçekleştirmeye devam edin. Onlar daha fazla saldırdıkça, siz daha da hırslanın. Bir süre sonra onların yaptıkları, söyledikleri her şeye sadece şu cevabı vereceksiniz: "Motivasyonumu arttırdığın için teşekkürler, demek ki doğru yoldayım"
-Eminem vs Yozgatlı rapçi-
Yozgatlı rapçi'nin, Emineme diss attığını düşünün... Eminem cevap verirse resmen adamın PR'ını/reklamını yapmış olur.
-Çizginden çıkma-
Kimin hakkında ne söylediği umrunda olmamalı. Eğer sen doğruyu yaptığına inanıyorsan, kendi doğrularına sadık kalmalısın. Çizginden çıkma, onların seviyesine düşme. Belli ki seni tehdit olarak görüyorlar.
-Bum!-
"Engelle" butonunun varlığını unutma, o butona bastığında "BUM, BU KADAR" demenin keyfini yaşamalısın.
Yarış atlarına hiç dikkat ettiniz mi? Onların gözlerini yanlardan kapatan bir kapakçık vardır. Neden? Çünkü atların bir yarışta sadece ileriyi görmesini, arkası ve yanındaki atların ne yaptığını görmemesi gerekir. İşte sizde bu serüvende bir yarış atı gibi olmalısınız. Daima ileri bakın. Onların geride kalması sizin için önemli değil. Onların varlığı bile önemli değil. Sizin önemli olan, kendi kendinizin rekorunu kırmaktır. Elinizden gelenin daha da fazlasını yapmaktır.
İşte Elektronik Müzik Akademisi'nin sırrı budur, daima ileri bakmak.
Son olarak şunu da söyleyelim, pazar yalan söylemez. Eğer bir pazara açıldıysanız ve birileri sizden daha iyi ise, bilinki bu onların suçu değil sizin suçunuzdur. Pazar sizin duygularınızı umursamaz, pazar sizin kendiniz hakkında ne düşündüğünüzü önemsemez. Pazar acımasızdır. Ezilirsen bil ki, daha iyi olmadan pazarın karşısına çıkmamalısın. Çünkü kendini geliştirmeden yerinde sayarak sadece kaybetmeye mahkum olacaksın.
Her zaman olduğu gibi, Akademi herkese -hater'lara bile- başarılar diler!
Comments